Hakan Kalafatoğlu tekrar geldi, tekrar gitti.
Tekrar gelmesi kendisi için baştan büyük hata da bizim için nedenleri daha önemli.
Bir adam başta Başkanını suçlayarak ayrılıp, tekrar ikna edilerek geri döndürülüyorsa, yine bu durum Başkanın isteği ve iradesiyle olur.
Herkese ve her şeye rağmen…
Peki, ne oldu da tekrar istifa etti?
Eminim Hakan’ın arkası birileri tarafından hızla boşaltıldı. Yine Başkanın iradesi etkilenip, kullanılarak…
Bir irade, hem de güçlü olması gereken bir irade neden bu kadar gel gitleri oynar?
Dikkat edin, tıpkı yakın geçmişteki çalkantılı Semercioğlu dönemindeki gibi?
Başkanlar farklı, başaktörler hep aynı.
Başkanları gelgitlere yönelten kendi ani fikir değişiklikleri değil, sistem içindeki iknacı aktörlerin ona etkileridir. Derinden ve sessiz yol alan, gıybet ve entrikayla beslenen odakların bazılarının derdi magazin, bazılarının derdi kariyer, bazılarının derdi de sürekli maaştır. Gerisi teferruat. O kadar tehlikelidirler ki yan yana olanlar bile gün geldiğinde bu sebeplerden dolayı birdenbire birbirlerine düşman kesilebilirler.
Zaman içinde gıybet ve entrikalar sayesinde hatırı sayılır güce kavuşanların, başkana rağmen kulüp içinde etkili bir güce kavuştuklarındaki sonuç; şer akımına kapılan Başkan’ın gelgit hareketleridir.