Oh be dünya varmış!
Bu sefer deplasmanda aldığımız galibiyetin bir anlamı oldu. Dökülen ter, verilen emekler boşa gitmedi.
Sezon başladığından bu yana ligin tepesinde yer alarak kaliteli bir ekip olduğunu kanıtlayan Trabzonspor’un pilot takımı 1461’i yenmek çok önemli. Söz konusu önemin değeri; uzunca bir süredir kendi sahamızda galibiyet alamadığımızı da düşündüğümüzde bir kat daha artıyor.
Bu morale oldukça ihtiyacımız vardı. Gecemiz aydınlandı. Geleceğimizde.
Oğuz hoca ilk maçlarda sürdüğü isimli kadroyla, ilerleyen haftalarda oyuncuları tanımanın verdiği avantajla oynayarak, istediğini sahada yaptırabileceği kadroya ulaşmaya çalıştı.
Kısa süre içinde, daha önceki karşılaşmalar sonunda “ortaya koyduğumuz oyundan memnun değilim” sözünden, Trabzon maçından sonra “artık istediklerimizi yapmaya başladık” sözüne geçmesi çok sevindirici.
Seyredenler zaten ortaya konan oyundan bu duruma hep beraber şahit oldu. Daha önceki mücadelelerin tersine, takımın; her kademesinin her durumda birbirine yardım ettiğini, beraberce oynamak istediğini gördü.
Hocanın “birlikte oynamayı becermek üzereyiz” lafı bu anlamda çok manidar.
Manidar çünkü hoca artık istediklerini tam olmasa da sahaya yansıtabiliyor.
Manidar çünkü dışarda kalan isimlerde bundan sonra çok çalışmak zorunda.
Oğuz hoca ilk göreve geldiğinde verdiği demeçlerden, yükün tüm takımca yüklenilmesi gerekliliğini, birkaç kişinin yükü çekmesinin takım olma anlamında çok kötü bir durum olduğunu söylemeye çalıştığını anlamıştık.