Boluspor Bucaspor maçı bittiğinde, hepimizde bitmiştik.
Stres tavan yapmıştı, bu maçın her anında ve hele son anlarında,
gene bilinmeyen, korktuğumuz meçhul sona doğru hep birlikte yol almıştık.
Ah o son dakika,
Bizi kahretmek miydi niyetin 90+3’te,
Ümit son vuruşla topu tavana takamadı nedense…
Kalbi olanın izlememesi gereken bir maçtı.
Maçı ve son O anı, yaşadıysanız eğer,
Maç sonundaki o son vuruş,
Nefeslerimizi keserken, ömürlerimizden de on yaş gitti.
Tribünlerde taraftarlar, kenar teknik yönetimimiz ve takımımız öldü öldü dirildi.
Bu maçta geçen haftaların stresi hepimizin dimağlarını ve beyinlerini çok zorladı. Psikolojik baskı demokles kılıcı gibi, taraftarın ve takımımızın tam üstünde, başımız hizasındaydı.
Oyuncular kondisyon, fizik, moral ve güç olarak en çok bu maçta zorlandılar.
Son düdükte, maç başladığı biçimde sonlandı.
Mücadele yönünden bakarsanız, yenseniz de yenilseniz de takım olarak bu maçı kazasız ve belasız bitirmekle, esasında alkışı hak ettiniz.
Bu maçta olmayansa topun bizi bir türlü sevmemesiydi.
Yenemediysek te yenilmedik.
Biz son anlarda ters giden filmleri önceden de izlemiştik.
Bank Asya 1. Liginde kolay, rahat maç olmadığını bu maçla gördük.
Rakiplerimiz yani herkes işini ciddiye alıyor. Bank Asya Ligi şu an süper lig değerinde iş ve işlem görüyor.
Olaya bu açıdan bakarsak eğer,
Rahatlığa ve kolaylıkları hafızalarımızdan çıkarmalıyız.
Bu takımın her an yanında olurken, onlara inanmalıyız. Zaten bu güne kadar inandık.
Şimdide,
Boluspor takımının ve teknik yönetiminin yanlarındayız.
Çünkü Bank Asya’daki süre gelen mücadelenin, futbol savaşının tam ortasında, dim dik ayaktayız.
Ya bu takımı seveceğiz ya bu takımı seveceğiz.
Bu kavganın herhangi bir yerinde bu takımı bırakıp başka meşgalelere gitmeyeceğiz, gitmeyiz, gidemeyiz!
Bu maçta Caner’ in 18 dakikada, Onur Türk’ün de bir kaç kez son hamleleri olumlu yapabileydi, ilk yarı maçı çoktan koparacak, bir hayli işimizi kolaylaştıracaktık.
Ne varki Buca sporlular da bir kaç iyi pozisyon bulmuşlardı.
Onlar da gollük pozisyonları kaçırmışlardı.
Maçın başından sonuna kadar, sıkıntıya taliptik anlaşılan.
5400 saniyelik bu maç her anı ile bizleri, saniye saniye iyi sarstı.
Tribünlerde izleyenlerin bazıları sinirlerine hâkim olamayınca,
Stres altında olan, bazı taraftarlar sinirlenirken, milli oyuncumuz Ferhat’ı da gereksizce sinirlendirdi. Ferhat’ sa zaten sinirlenmemeliydi.
Sinirlenmek Buca’ nın işine çok iyi geldi.
Peki, suç veya sıkıntı kimdeydi?
Buradaki suç veya sıkıntı yoktu, sıkıntı esasında maçın kendisi ve içine sakladığı stresiydi.
Stres esasında hepimizin kimyasını bozdu.
Stres her yanımızı sardı.
Bozarken, hepimizi de gereksizce sıkıntıya soktu.
Şimdi akıl ön plana çıkmalı.
Olaylara akılcı ve geniş bir açıdan bakmalı.
Kimse kimseye ceza kesmemelidir. Sabretmeliyiz. Suçlu aramaksa yersizliktir.
Esasında takım da kötü oynamıyor.
Bank Asya 1. Liginde kolay, rahat maç olmuyor.
Her hafta bir stres ve mücadele karşımıza çıkacaktır. Buna taraftarlar, teknik kadro, yönetim ve takım olarak anlamalı ve kavramalı,
Ferhat başta olmak üzere takımdaki tüm genç oyuncularımıza buna akılcı bir şekilde, kavratmalıyız.
Fakat galibiyet alamamakta bizleri bir şekilde bozuyor.
Atacan bu maçta çok iyiydi. Hakan ve Onur da görevlerini yaptılar.
Veli ve Cemil geride bu maçta çok iyilerdi.
Veli eski takımına karşı canla başla mücadele etti.
Caner son vuruşlarda başarılı olabilseydi, bu gün bayram yapıyor olacaktık.
Ferhat hem sağda hem solda çok çalıştı. Kenar yönetimi sık sık ona kanat değişti