“Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş”

Fuat Bayramoğlu

25/09/2011
25
EYL
2011

Yavuz Bingöl ve ya Hürel orkestarası ve ya Barış Akarsu’nun söylediği ve klasikler arasında yer alan “Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş” şarkısını dün Bolu Atatürk Stadında Boluspor’ dan farklı bir versiyonda, canlı ve de heyecanlı bir şekilde dinledik.
Kan ter içinde hep birlikte kalarak an be an yaşadık.
Bu şarkının içinde cümleleri, nakaratlar ve ezgileri dün iliklerimize kadar hissettik.
“Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş”
 Nasıl hissetmeyelim ki, bir maçta dört mevsimi ardı ardına yaşıyorsanız eğer, bu haftaki maç sonunda renginizin gitmiş olması normaldir.
Sevgi ile yoğrulmuşsanız, ateş parçasını tutmak zorundasınız.
”Aşkın şarabından bilmeden içtim
Sevda yolundan bilmeden geçtim
Aşkın bir alevmiş yar yar
Bir ateş parçası
Bilmeden gönlümü ateşe verdim


Boluspor şarabı, bilinen tekel ürünü olan şarap değil, efsanelerde geçen,  Yunusca sevilene sunulan, cennet duygularını anlatan gönül şarabıdır.
Boluspor’a duyulan sevgiden kaynaklanan şarabın Cadde 14’ taraftarları, Yarenler Taraftarlar Derneği,  1965 Boluspor Taraftalar Derneği üyeleri de, 1965 Çocuk Tribünümüzdeki çocuk taraftar meleklerimizle içtiğimiz bu yöreye özgü helal olan sevda şarabıydı.
Çünkü bu yöreye olan sevdanın kökeni karşılıksız sevgi ve asırlar içinden süzülerek zamanımıza akan ortak oluşturduğumuz “BOLU” kültürümüzdür.
Bu kültürle bezenen ve şekillenen ve yaşadığımız yöreye has, Bolu sevdasıdır.


Bir sevmek bin defa ölmek demekmiş
Bin defa ölüp de hiç ölmemekmiş
Bin defa ölüp de ölememekmiş

*
Maçı TV’nin naklen vermesine rağmen sevdalılar tribünde, sevilenler sahadaydı.
Sahada, ruhumuzda ve dudaklarımızda kırmızı beyaz duygular vardı.
Her yanımız kırmızı beyazdı.
Maç bu özlem dolu duygularla başladı.
Dakikalar geçerken sahada, gol sesi çıkmadıkça,  içimizde ürpertiler başladı.
Yarenler bir yanda,  1965 Boluspor taraftarları bu yanda, 1965 çocuklarımız diğer uçta Boluspor’a haykırıyor:
En büyük BOLU !

*
Ferhat, dağları delen Ferhatçasına,
41 dakika da, 41 kere maşallah nazar değmez inşallah Ferhat’a,
geçen haftadan çaktırmadan kopya çekerek, bu hafta da gene bir gol attı.  

Devre bu şekilde tamamlandı.
*
İkinci yarı Onur, harika bir gol arak takımımızı rahatlatıp, oynadığı oyunla parmak ısırtırken, sol ayağına aldığı darbe ile umulmaz şekilde sakatlandı.
Ayakkabısını kenar da masöre çıkardığında ayakkabı içi kan gölü olmuştu. Topuk kısmı parçalanmıştı. Üzüldük. Yoksa bu, nazar mıydı?
Takımımız, Atacan, Erkam,( Sercan ), Veli, Gencer, Doğan,  Onur ( Cafercan ), Caner (Landry), Fatih, Emre, Ferhat Kiraz, Ümit.
Sizleri tebrik ederiz lakin, sonlara doğru telaşınız neden?
Taş gibisiniz. Neden çekinirsiniz? Neden Panikler siniz?
Bu soruların cevabını siz kendinize vereceksiniz?

*
Takım attığı 2 golden sonra, geriye geriye oynamaya başladı. Top

Yorum yazın
İmlası çok bozuk, büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Çok kısa ve konuyu zenginleştirmeyen yorumlar YAYIMLANMAYACAKTIR.
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Yazarın diğer yazıları