İyisiyle kötüsüyle bir sezon geride kaldı. Maalesef hedefimizden kilometrelerce uzakta kalarak 2010–2011 sezonuna veda ettik. Aslında sezon başı ne kadar iyi başlamıştı. Hedef büyüktü, bir o kadarda lig sonunda anlaşılıyordu ki, bu hedefe ulaşmak o kadar da kolaydı. Ama olmadı.
Bütün bunlar için görevde bulunan Emin Semercioğlu dönemi yapılan açıklamalarla sona erdi. Resmen de 31 Mayıs’tan sonra bitmiş olacak. Başkanın “Aday olmayacağım” dediği açıklamasında bulundum. Açıklama öncesi üzüntüsü ne kadar belli etmese de yüzüne yansımıştı. Zaten sezon içinde yaşadığı sıkıntılar sürekli yüz hatlarında yer almıştı. Her kötü skorun ardından yalnızlığı bir kat daha artıyordu. Hele ki bir Kartal maçı vardı, asla unutamam. Son düdükle birlikte koca sezon hüsranla sona ermiş, ellerini arkasına bağlayan başkan stada arkasını dönerek protokolden sessizce ayrılanları tek tek izliyordu. Bir kişi bile “geçmiş olsun” demedi. Bir ara eski başkanlardan Yener Bandakçıoğlu yanına gelmiş, kendisini teselli etmeye çalışıyordu. Onun dışında yanında kimse yoktu. Ve artık son zaman gelmiş görevi bırakırken yanında sadece 10 kişi vardı. 10 yönetici arkadaşı ile görevini bırakırken yaptığı açıklamalardan ziyade, yüzündeki üzüntü önce sesindeki titremeyle devam etti, daha sonrası gözyaşı ile son buldu. Zaten zar zor tamamlamıştı elindeki yazılı kağıdı okumayı. Toplantı odasında ki derin sessizlik, başkanın küçükte olsa hıçkırıkları ile son buldu ve daha fazla dayanamayarak odayı terk etti. Orada bulunan yönetici arkadaşları, biz gazeteciler o manzara karşısında adeta şok olduk. Kimse bir şey diyemedi, bir şey yapamadı. Aslında yapılması gereken tek şey vardı. Alkışlamak başkanı ayakta alkışlamak. Onu yapamadığım için halen üzgünüm, halen pişmanım. İlk kez yapılması gereken bir şeyi zamanında yapamadığım için üzgünüm.
Kolay değil. Hiç ister miydi böyle olmasını. O Boluspor ligde şampiyon olmasın, play-off’a kalmasın diye mi başladı bu göreve. Herkesten çok istiyordu şampiyonluğu ama olmadı. Hatası yok muydu, dağlar kadar vardı. Yanlış yaptı mı, birçok kez yanlış yaptı. Ama eminim ki, o hiçbir zaman böyle olsun istemedi. Nasip değilmiş desek, kader desek, ne dersek diyelim, Emin başkanında bir emeği vardır, çalışan arkadaşlarının da. Yanlışları ile doğruları ile bu kulübe koydukları tuğla, bir adım ileri atmamızı sağlamıştır. Başta Emin başkanın, yönetici arkadaşlarının emeklerine sağlık, yüreklerine, hizmetlerine sağlık. Unutmayın ki herkes gider, biz kalırız. İyisiyle kötüsüyle biz bir bütünüz, biriz, tek yüreğiz. Ya da her zaman böyle olmak zorundayız…
Sana güle güle demeyeceğim Emin başkan. Sen zaten bizimlesin, Bolu’dasın, Boluspor’lusun… Amaç Bolu ise senin yapacağın bir sürü iş, vereceğin birçok hizmet var…