18/06/2011
2007 yılında başlayan Bank Asya Birinci Ligi serüveninde 5'inci yılına giren ve her yıl şampiyonluk parolası ile başlanmasına rağmen sezon sonunu hüsranla tamamlayan Boluspor, geçirdiği 4 yılda yüzün üstünde futbolcu ile çalışırken, hatırı sayılır paralar ilimizden adeta uçup gitti.
Kırmızı beyazlı ekibimiz bu ligdeki ilk sezonunda daha büyük bütçeli ve önemli takımların olduğu grubunu 4'üncü bitirirken, süper ligin kapısından dönmüştü. O sezondan itibaren her yeni yıl, bir öncekini aratırken, kırmızı beyazlı ekibimizden 4 yılda onlarca futbolcu geldi gitti. Her yıl Bolu'dan milyonların gittiği altı çizilmesi gereken bir olay olarak zaman zaman dile getirilse de, alınan oyuncuların birçoğunun Boluspor'dan alt liglere verilmesi, transfer konusunda da yapılan hataları gözler önüne seriyor.
Yıllarca Türk futbolunda futbolcu yetiştiren bir kulüp olarak söylenmesine karşın, Boluspor bu oluşumdan kilometrelerce uzak bir görüntü çiziyor. Geçtiğimiz yıllarda süper lige verdiğimiz ve isimleri ile övündüğümüz Gökhan Emreciksin, Caner Celep, Engin Aktürk gibi isimlerin ligde tutunamaması ve tekrar Bank Asya Birinci ligine dönmeleri, hatta bunlardan bazılarının 2.lig B ile isimlerinin anılıyor olması, daha o hedefin yanına bile yaklaşamadığımızı gösteriyor.
Geçtiğimiz yıl kadroda bulunan Erdem ile Ferhat için ciddi bir teklifin gelmemesi ise halen bu anlamda bir arpa boyu yolu alamadığımızın bir başka göstergesi.
Şimdi buradan transfer komitesine ve teknik heyete, ilgililere, bilgililere seslenmek istiyorum. Elinizde dosyalar, cebinizde listeler, gizli gizli görüşmeler pazarlıklar yaparken, Allah sizlere kolaylıklar versin. Umarım yukarıda ki hataları yapmadan bu sezonun farklı olduğunu bize hissettirirsiniz. Malum şu an yönetimin en gözde isimlerisiniz. Ağzınızdan çıkacak iki kelime, yapacağınız her pazarlık, vereceğiniz her karar Boluspor için oldukça önemli. Ayaklarımız yere sağlam basmalı, iyi düşünmeli önceki yıllarla alakası olmayan bir sezonu bizlere yaşatmalısınız. Sizler başkanın sürekli dediği gibi bizim emanet paramızı yönetiyorsunuz.
Artık kimsenin bu anlamda başarısızlığa tahammülü kalmadı. Özellikle geçen yıl 550 bin TL parayı peşin alıp, koskoca sezonu yatırarak geçiren Fabiano mu, binlerce lira verip, play-off’u bile televizyondan izlememize neden olan diğerlerimi, tomar tomar para alıp, ligin bitimine 3 hafta kala “Bu iş olmadı, suç benim” diyerek ceketini alıp gidenleri sizlere önemle hatırlatırım. Hatta hatta imparatorları ve kralları ile Bolusaray’ı harabeye çevirenleri de? Bu 4 yılda öyle adamlara para verdik ki, formasına bir damla ter dökmeden Bolu Dağı Tünelinden 180’le çekip gittiler. O kadar hızlı gittiler ki, radar bile plakayı göremedi.
Onun için ister gizli, ister devlet sırrı gibi nasıl yaparsanız yapın, ama gelecek vaat eden, bırakın para kazanmayı, satarken paramızı kurtarabileceğimiz yada sezon içinde bize faydalı olabilecek isimleri alın. Geçen yıllardaki gibi har vurup harman savurmayalım. Sonra onu ben almadım, bu aldı, şu aldı, yok leylekler getirdi, mazeretlerini kimse dinlemez.
Yoksa 13 Mayıs’tan sonra suç kimde oynarız.
