Doğrusunu söyleyeyim mi?
Altayspor maçı öncesinde bana  ‘1 puana ne dersin’ diye sorsalardı, ‘Öpüp başıma koyarım’ diye cevap verirdim.
Niye?
Rakibimizin kadro üstünlükleri, sıralamadaki yerleri Boluspor’ dan iyi idi. 
Buna bağlı olarak psikolojik üstünlükleri de…
Ama
Boluspor Altayspor karşısında bir zoru başardı
Ve
Hak ederek 3 puanı aldı.
***
Futbolcular artık kredilerinin tükendiğinin farkındalar mıydı ne?
Hani aldığı maaş ile geçinemeyen
Hani devletten ‘Bir eli yağda bir eli balda’ yaşayacak kadar olmasa bile…
Evet
Olmasa bile; 
Şu üç günlük dünya da namerde muhtaç olmadan insanca yaşayabilecek kadar bir zam bekleyen
Ve 
Beklerken de, eve ek gelir bulabilmek için çırpınan iş arayan emekli ve asgari ücretliler var ya…
Aha! Aynen onlar gibiydiler; her bir yana koştular.
Düşenin yerini doldurdular, zorda olanın yardımına koştular. Bence her bir oyuncu kendi oyununun bir fazlasını oynadı.
***
Ya Altayspor?
Bu kazanma azminin karşısında çok fazla yapacak bir şeyleri yoktu.
Açık buldukları yerlerden ‘biz de nasiplenelim’ diye düşünseler de…
Aaaa!
Boluspor 90 dakika boyunca sahada dedi ki;
 ‘Kusura bakma, ben bu garip halimle bile gelene gidene askıda üç puan verdim.
Ama
Yeter!
Artık buradan size askıda puan yok, başka kapıya’ 
***
Koronavirüs illetinden dolayı sokağa çıkamıyoruz
Ve
Bu konuda da devletimizin koyduğu hafta içi ve hafta sonu yasaklar var. İnşallah bu sıkıntılı günlerin karşılığını alırız. 
Ama
Bolu Atatürk Stadyumunda Boluspor, devletin koyduğu yasakların dışında da kafasına göre yasaklar koymuştu gibi geldi bana.
Mesela 
Altay’a orta sahada top çevirmek, organize atak yapmak yasaklanmıştı.
Öyle pervasızca kanatlarda dolaşmak, ceza alanında topla buluşmakta…
Daha pek çok yasak vardı.
Yasaklara uyulmadığı anlarda da Boluspor gereğini yaptı.
Ve
Boluspor Altayspor karşısında bu yasakların meyvesini de aldı. 
Temennimiz ne?
Devletimizin koyduğu bu yasaklar düzlüğe çıktığımızda inşallah sona erer.
Ama
Boluspor’un koyduğu bu yasaklar devam eder.
***
Maç Boluspor’un 1-0 galibiyeti ile bittiği anda, Atatürk Stadyumunda ‘Boluluyum Bolulu’ oyun havası çalmaya başladı.
İçimizde de hafif hafif kıpırdanmalar…
Mustafa Özkan’ı gördüm o arada, ‘Muharrem Hocam bir dönüversen’ dedi.
Tam
‘Sayın Özkan ben Mevlevi değilim, Nakşi’yim; dönmesini ne bileyim’ cevabını vereceğim anda, Belediye Başkanımız Tanju Özcan girdi araya, 
Yumruk yapmış olduğu sağ elini, uzattı ve ‘yumruk çak’ yaptı.
Ve ekledi.
‘Benim tanıdığım Muharrem Hocam hiçbir şeyden dönmez’
                                                                                                       05.12.2020
                                                                                                Muharrem Demirel