Hollanda’nın Alkmaar kentinde doğdum, küçük bir şehir, 1992’de dünyaya geldim. Eskiden anne ve babam Hollanda’ya gitmişler ve orada çalışmaya başlamışlar. Hepsi Hollanda’da yaşamlarını sürdürüyorlar. İşte Alim'in Boluspor resmi dergisine verdiği röportaj.
9 YAŞIMDA FUTBOLA BAŞLADIM
Dokuz yaşımda yaşadığım kent Alkmaar’da küçük bir şehir takımında futbola başladım. 4 sene orada oynadım, daha sonra 2. Ligde olan bir takıma geçtim. Hellas Sp.Jgd’de 15 yaşıma kadar futbol oynadım, daha sonra 1 yıl başka bir amatör takıma gittim, Groningen ancak yüksek seviyede futbol oynayan bir amatör takımdı. Oradan da FS altyapısına gittim. Oraya beni Hollandalı futbolcu Kuman’ın babası aldı. 2 sene altyapısında oynadım, devam etmeme kararı aldılar. Bu benim için sürpriz oldu. Çok iyi bir sezon geçirmeme rağmen olmadı ancak hayırlısı böyleymiş. SC Cambuur diye bir takım vardı 2.Lig’de orada idmanlara başladım, beğendiler, aldılar beni. Orada 19 yaşımdayken profesyonel yaptılar. 20’ye yakın karşılaşmada görev aldım, devre arasında Türkiye’ye transfer oldum, Trabzonspor’a. Tolunay Kafkas vardı o zaman Trabzon’un başında. 2013 senesiydi, 3.5 senelik bir sözleşme yapmıştım Trabzon’la. Trabzon’un o sıralar sıkıntılı bir dönemi vardı, Tolunay hoca ayrıldı, gençtim, fazla şans verilmedi, anlayışla karşıladım. Yaz dönemi Tolunay hoca gönderildikten sonra hoca değişikliğiyle beni de 1461 Trabzon’a gönderdiler kiralık olarak. Orada kendimi iyi hissetmemem sebebi ile sözleşmemi tek taraflı feshettim.
İSKOÇYA’DA ŞAMPİYONLUĞU YAŞADIM
Buradan ayrıldıktan sonra İskoçya’ya gittim. Hayatımın en iyi kararıydı. İskoçya’nın 3. En iyi takımı diyebilirim Hearts için, Glaskow Rangers ve Celtic’ten sonra. Kendi evinde Hearts takımının 17 bin kişilik bir stadı var, her maç full çeken bir atmosferde çok keyifli ve zevkli müsabakalarda görev aldım. Türkiye’de futbola savaş gibi, kavga gibi bak