“Futbol satranç gibidir.
Tahtanın başında usta ister.
Usta da kendi taşlarının kabiliyetini iyi bilir.
... Rakibininkini de.
Ama kendi taşlarının kabiliyetinin, karşı tarafın bileceğinden de her zaman şüphe eder.
Ona göre tuzak kurar.”
Bunlar; maç sabahı, gün ağarırken bilgisayarımın tuşlarına dökülen duygularımdı.
Paylaştım sizlerle.
Endişeliydim.
Bazıları gibi bende karşılaşmanın çok zorlu geçeceğini biliyordum.
Ve öyle de oldu.
Satrancı aslında baştan kaybettik.
İyi olan kazandı ve kazandıktan sonra dedi ki;
“Yardımcımı Boluspor'u analiz etmesi için maçlara gönderdim. Ayrıca Boluspor'un son 5 maçının görüntülerini futbolcularıma sürekli izlettim. Ona göre idmanlar yaptık. Baktığımızda Boluspor'un hep doldur boşalt yaparak pozisyon aradığını gördük. Oyuncularım da kendilerine verilen görevi en iyi şekilde yerine getirince galibiyet geldi.”
Bu kadar basit…
Çünkü bizim dediklerimizi rakip uygulamış ve üç puanıda alıp gitmişti.
Biz rakibi tekrar tekrar izledik mi? yok.
Oyuncularımıza tekrar tekrar izlettirdik mi? yok.
Rakibin oyunu ve kadro yapısına göre tuzak kurup ona göre kadro ve oyun kurduk mu? yok.
Ne yaptık?
Her şey tamam, tek eksik moral motivasyonmuş gibi moral kahvaltıları ya da yemekleri yedik.
Bütü hafta laylaylom yapıp, basına magazin fotoğrafları verdik.
Maçın ciddiyetini sindirmek için tesislere gömülmedik.
Sonunda da basılı matbaaymış gibi her zaman beklenir bir kadroyla sahaya çıktık.
Kalede Atacan ve diğerlerine itirazım yok formdalar diyelim.
Ancak, Orhan Ak, Emre Toraman ve Veysel Cihan; sakat ve cezalı değillerse sanki mutlak oynatılmak zorundalar. Ama hepsi tel tel döküldü.
Ferhat Kiraz; solda başka oyuncun yok ki oynatılmasın. Çok kötüydü. Ama her zaman da iyi olacak değil ki.
Omar Wade; hem siyahi hem de yeni transfer olduğu için mutlak kadroda görülmek istenen bir oyuncu. Ama mevkilisi dolu olduğu için sürekli kendisine başka yerler aranıyor ve böylelikle sahada gezip duruyor. Forvet arkası değil. Otuzaltılık reis kesilemez ki yerinde oynatılsın.
Takımı doldur boşalt oynatmayacak tek oyuncu; Caner Ağca'yken oda ne hikmetse yedek kulübesinde.
Neden?
Onur formda, Omar ne olursa olsun oynatılmak zorunda. Emre Toraman’da kesilemez ki.
Hakan girdi sola hareketlilik getirdi. İlk onbirde başlasaydı ya! Olmaz, Orhan Ak kesilemez ki.
Yoksa?
Yorum yok.
Sadece 58. Ayet Nisa suresi geliyor aklıma;
“İşleri her zaman ehline teslim edin ama verirken de adaletli olun!”
Anladın mı hocam.
Ya sen Sayın Başkan?