Hava puslu, görüş mesafesi oldukça kısa…
Mağlup bitirilen bir maçın moral çöküntüsü ile beraber günün yorgunluğu da üzerimize iyice çökmüş vaziyette…
Ama uyanığız.
Gece yarısı olmasına rağmen trafik oldukça yoğun.
Bir karartı belirdi önümüzde…
Baktık…
Kamyon!
Yolun ortasında duruyor.
Sollama şansımız yok, çünkü karşı yönden vasıtalar geliyor.
Kamyona arkadan vurmaya ramak kalmışken, şoförümüz Hacı Sedat Abi son anda arabayı sağa kıvırdı.
Setra marka otobüsümüz yoldan çıktı ve tarlaya burun üstü çakıldı.
Çok büyük bir kaza atlatmıştık.
Eğer yola sorumsuzca park etmiş, hiçbir işaret koymamış kamyona vurmuş olsaydık...
Düşünemiyorum bile…
Otobüsümüzde Başkan Yardımcımız Ziya Demiralp ve Genel Kaptanımız Necip Çarıkcı da bulunuyordu.
Teknik Direktörümüz ise Aldoğan Argon Hocamızdı.
1994–19955 futbol sezonunda Tarsus İdmanyurdu deplasmanından dönerken yaşamıştık bu kazayı.
Bir müddet sonra olanlardan bi haber elinde yakıt bidonları ile saf saf gelen kamyonun şoförünü zor almıştık Ziya Bey’in elinden.
Adam kamyonu da bidonları da bırakıp daha fazla dayak yememek için tabana kuvvet kaçmıştı.
—Hocam hazırladığım metni okuyayım mı?
Burhan Sucu internet sayfamız için hazırladığı metni okurken bu anı gelmişti aklıma.
Ankaraspor AŞ A2 takımı kaza yapmıştı.
Ajanslar “…A2 Ligi Türkiye Şampiyonu olan Ankaraspor A.Ş.'nin alt yapı teknik heyeti ve personelini taşıyan aracın Ayfonkarahisar'da mermer yüklü bir kamyona arkadan çarpara