MUHARREM DEMİREL YAZDI

12/03/2017
12
MAR
2017

1965 ile başlayan yıllar…

Formalar, şortlar, tozluklar şimdiki gibi havalı değildi.

Şortlar kısacıktı, içinde ise suspansuvar vardı.

Düşmesi don lastiği ile önlenen tozluklar vardı, formalar ise dokumaydı.

Dinyakos desem…

Gençler bilmez ki; o zaman ben söyleyeyim.

Futbolcuların giydiği kösele kramponlu ayakkabıların Rum imalatçısıydı.

Ya sahalar?

Yarısı toprak, yarısı çim yani, içler acısı…

***
O dönemlerde ne kuvvet, ne sürat testleri vardı, ne de laktak tablosu,

Hoca ne dedi, oydu doğrusu

Vur topu öteye, peşinden koş; ofansif taktik,

Kaptırdın beri gel; bunun adı da defansif taktik.

Yani

Taktikmiş maktikmiş hak getire!

Ya moral kondisyon; o yok mu?

Var!

Allah’ın verdiği yeteneklere biraz sevgi biraz da şefkat ekleyiverdin mi, futbolcunun sırtını ‘hadi oğlum, hadi koçum!’ deyip sıvazlayıverdin mi moral da tamamdı.

***

Tribünlerde ne var?

Bir baba hindi; hey Allah…

Başka?

‘Kırmızı şimşekler!’ diye başlayan tezahüratlar vardı.

Amigo Tevfik abimiz istemese de, hakemin kararının taraftara yanlış geldiği anlarda, taraftarın; hakemin gözüne gözlük, saçına tarak istediği günlerdi o günler.

Hey gidi günler heyyyy!

Yorum yazın
İmlası çok bozuk, büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Çok kısa ve konuyu zenginleştirmeyen yorumlar YAYIMLANMAYACAKTIR.
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.