Sezonun bitmesine 3 hafta kaldı. Umutlarımızın bittiği gibi, taraftarımızın azalmasına rağmen takımı yalnız bırakmadığı güzelliğiyle uyarmak adına yazıyorum.
Sezon başında tartışmalı, bir o kadar da umutlu olan kongrede Savaş Abak başkan oldu. Mali durumun ibra edilmediği, alışılmışın dışında ama heyecanla biten kongre, yılı sonunda istenilen sonucu alamamanın, buna karşılık sıkıntı yaşamadığımız durumla bitti.
Genç, başarılı, ekonomiyi bilen, daha evvel başkan olduğunda Boluspor’u borçsuz hale getiren Savaş Abak yeniden yapılanmayla başladı.
Yıllarca kulübe yapılmayan bakımı, akan çatışlarını, alt ve üst yapıdaki bakım onarımı bitirdi. Transferde Sait Karafırtınalarla el sıkışarak, eldeki ve gelen oyuncuların sorunlarını masaya yatırdı.
Anlatılanlarla, gerçeklerin aynı olmadığı, 30 milyon üstünde borcun gerçeği yansıtmadığı, geçmişten gelen borçların ve alacaklıların sıraya girmesi başkan ve yönetimi ters köşe yaptı.
Federasyondan gelecek paranın temlikle alınamaması, ödemeler, icralar derken iş çıkmaza giriyordu. Belediyeden beklentinin Gölcük ile eksik kalması ve milyonlarca acil ödemlerde Başkan Abak elini cebinde çıkarmadan çözmeye devam ediyor.
Önümüzdeki ay mali genel kurul yapılacak. Biliyorum ki, tüm acı gerçekler orada kongre üyelerine anlatılacaktır.
Takımın son durumuna gelince, aldığı sonuçlar ortada ve hepimizi üzüyor. Lig bitsin bir an evvel tatile gidelim havası futbolcuların üstünde. İlk 6 hayallerimizin de suya düştüğü son haftalarda bu kaçınılmaz son olarak önümüzde.
Savaş Abak ve ekibi şimdiden kesinlikle önümüzdeki senenin alt yapısını oluşturmalıdır. Yanına futbolun içinde olmuş, yıllarını vermiş Boluspor sevdalısı olanları almalıdır. Yönetimin başarısına sayısal başarı da eklemelidir.
Teknik heyet, hedefimizi kaybettiğimiz bu günlerde, alt yapıdan en az 4 oyuncuyu ilk 11’de oynatmalı, kazanmalıdır. Teknik heyet içinde alt yapıdan hocalar olduğuna göre, verecekleri rapor doğrultusunda ve gençlerin arkasında durarak sahaya sürmeleri gerekir. Gençleri 18 kadrosuna almak kadar, oynatmak, onlara güvenmek de cesaret işidir. Bu şekilde içlerinden çıkacak oyuncularla yarınlara güvenle bakabiliriz. Tolunay ve Ensar’ın yanı sıra başka oyuncuları almak ve oynatmak sizin işiniz. Son 3 karşılaşma da ne kadar cesur olduğunuzu görmek isterim.
Son yıllara baktığımızda Boluspor’a para kazandıran oyuncuların sadece alt yapıdan çıkan oyuncular olduğunu unutmamalıyız.
Menajerlere teslim olmadan, alt yapıya verilecek önemle ve öze dönüşteki kararlılıkla yarınlara umutla bakabiliriz. Uzun vadede alınacak başarı, yönetim şekli ve sağlıklı gelişmeler Boluspor’u kimseye muhtaç etmeden sonsuza kadar götürebilir.
Karşılaşmanın en güzel görüntüsünün 23 Nisan çocuklarımızın takımlara birlikte çıkarken verdikleri fotoğraf olduğunun altını kırmızı ve kalın çizgilerle çizmek istiyorum.
Hayalsiz hedefin olmadığını, gerçeklerle yüzleşmemizin de bizi yeni hatalara sürüklemeyecek olmasını aklımızdan çıkarmamalıyız…
