‘Arif olan anlar’ diyerek, ana başlıklarla geçiştirmedi. ‘Bilenler bilmeyenlere anlatsın’ da demedi,

Ne yaptı?

Kürsüden tane tane okudu, sağlam olsun diyerek de slayt eşliğinde gözlerimiz ile takip ettirerek, aklımıza iyice soktu.

Elinizde belge olsun düşüncesinden hareketle de sezon sezon, kalem kalem hazırlanmış olan ekonomik tabloyu anlatan kitapçığı da üyelerin cebine koydurdu.

Boluspor Olağanüstü Kongresine, çok teferruatlı bir mali tablo hazırlayarak gelen, üyelerin ve Boluspor dostlarının kafalarında soru işareti bırakmayan Başkan Sayın Abak’ı kutluyorum.

***

Sayın Başkan konuşmasında ’… Bolu şehri, Bolu’ da yaşayanlar, iş adamları, siyasiler bu takıma yardım etmez ise inanın sonumuz çok kötü olur. Yani sportif anlamda Eskişehir örneği olduğu gibi BAL’a kadar gider. Kulübün kapısına kilit vurulur’ deyince…

Slayttan aktarılan mali tabloyu görünce…

Anladık ki; delik büyük, yama küçük.

Yani…

Deniz bitmiş, kara görünmüş.

***

Dün, ‘Hem tesisleşme hem de sportif başarı bir arada olmaz’ diyenlere inat hem tesisleşen hem sportif başarılara imza atan, bununla kalmayıp, ekonomik başarıları ve kalıcı gelir kaynakları ile kulübümüzü taçlandıran,

Fikirleri başka başka olan seyircileri, siyasileri, aynı çatı altında kucaklaştıran,

‘BİR KULÜP NASIL YAŞAR?’ sorusun cevabını Türkiye’ ye gösteren, diğer kulüplere örnek olarak gösterilen BOLUSPOR, bunca senelik tecrübesine rağmen, bugün, ‘BİR KULÜP NASIL BATAR?’ durumuna düşmüş.

Niye?

***

Boluspor da sezonlar geldi geçti, kulüp başkanlarını, yöneticileri, teknik direktörleri, futbolcuları değiştirdik.

Ama

Üretmeyen ama hep tüketici durumunda olan, başkanı ve kulübü borç batağına sokan, borç yükü her sezon artarak katlanan; ‘para para’ diyerek, iş insanını, siyasetçisini, valisini, belediye başkanını bıktıran KULÜP YÖNETME anlayışını değiştiremedik.

Amaçlar, hedefler belirlenmeden, plansız programsız sezonlara başlayıp; bir gazla, ‘YA TUTARSA’ hayalinin peşinden gittik.

Ülkemizdeki ekonomik krizin küçük kulüpleri daha çok etkileyeceği, alt yapısı güçlü olan kulüplerin ise daha az etkileneceği ön görülürken…

SÜPER LİGE bizim alt yapımızdan yetişerek giden Emre Kılınç, Umut Meraş, Samet Akaydın vb. gibi örneklerimiz varken, yani yetenek tespitlerinde doğru kararlar verdiğimiz bilinirken alt yapımıza yeteri derecede önem vermedik.

Boluspor üzerinden siyaset yaptık, son 10 12 sene de enaniyetten, birbirilerimize olan nefretlerimizden vazgeçmedik.

Çele Tepesinden kopup gelen çığın, her sene büyüyerek Belediye Önüne doğru geldiği kabak gibi ortada iken, gerekli tedbirleri almayıp, görmezden geldik.

Kısacası, hep aynı yoldan gidip, farklı bir sonuca erişilemediği tecrübe edilmesine rağmen, bu yanlışlardan da dönülmeyip, aynı yoldan gitmeye yıllarca devam ettik.

***

Şimdi önümüzde üç yol var.

Camia olarak, hep beraber, el ele kulübe destek olup ya planlı programlı, hedefli amaçlı bir yola girecek BİZİM BOLUSPOR’u dirilteceğiz.

Ya

‘Gömün gitsin anasını satayım’ diyeceğiz.

Ya da

Zengin birine istemeye istemeye İÇ GÜVEYSİ vereceğiz.